Gebelik Döneminde Folik Asit Kullanım Süresi

Gebelik süreci, anne ve bebek sağlığı için son derece önemli bir dönemdir ve bu dönemde beslenme, vitamin alımı ve sağlıklı yaşam tarzı büyük bir rol oynamaktadır. Bu nedenle, folik asit kullanımının gebelik boyunca ne kadar süreyle devam etmesi gerektiği konusu oldukça önemlidir. Bu makalede, gebelikte folik asit kullanımının süresini, risk gruplarını ve neden bu vitaminin önemli olduğunu ele alacağız.

Gebelikte Folik Asit Kullanımı

Folik asit, B grubu bir vitamin olup, hamilelik öncesi, hamilelik dönemi ve emzirme döneminde kullanılması son derece önemlidir. Uzmanlar, folik asit eksikliğinin hem anne hem de fetus sağlığını olumsuz etkileyebileceğini belirtmektedirler. Bu eksiklik, anne adaylarında makrositik anemi, kolon, uterus ve mide kanserleri, kalp-damar hastalıkları gibi sağlık sorunlarına yol açabilirken, fetus içinse nöral tüp defektleri gibi ciddi problemlere neden olabilir.

Folik asit, vücuttaki hemosistein seviyelerini düşürerek bu hastalıkları önlemeye yardımcı olur. Yüksek hemosistein seviyelerinin, hamilelik şansını azalttığı ve düşük riskini artırdığı araştırmalarla gösterilmiştir. Bu nedenle folik asit eksikliği, bu tür rahatsızlıkların riskini artırabilir.

Hamilelikte Folik Asit Kullanım Süresi

Gebelik öncesi ve hamilelik sırasında folik asit kullanımı, bu vitaminin hastalık önleyici etkisini sağlamak için önemlidir. Normalde günlük olarak önerilen folik asit dozu 170 mcg iken, hamilelik döneminde bu miktar 370 mcg ile 470 mcg arasında olmalıdır.

Gebelik başladıktan sonra, folik asit takviyesinin miktarı ve süresi aşağıdaki gibidir:

• Alınması gereken günlük miktar: 400 mcg
• Kullanılması gereken süre: 12 hafta

Bu nedenle, hamilelikte folik asit kullanımı, hamileliğin ilk üç ayını kapsayan ilk trimester boyunca her gün 400 mcg olarak devam etmelidir.

Özellikle folik asit eksikliği riski taşıyan kadınların bu konuya özellikle dikkat etmeleri önemlidir. Folik asit eksikliği belirtileri arasında ishal, iştahsızlık, sinirlilik hali, baş ağrısı ve halsizlik bulunur. Bu belirtiler, folik asit eksikliğini düşündürmelidir, özellikle de sık sık görülüyorlarsa.

Folik asit, kırmızı kan hücrelerini artırarak hastalıklara karşı koruyucu bir rol oynar. Bu nedenle, bu vitaminin etkili olabilmesi için kırmızı kan hücrelerinin uygun seviyelere gelmesi yaklaşık olarak 12 haftayı gerektirir. Bu nedenle, folik asit kullanımı, hamilelik öncesi dönemden başlayarak hamileliğin ilk üç ayını kapsayan dönem boyunca devam etmelidir.

Ayrıca, planlı hamilelikler için gebelikten 12 hafta önce folik asit takviyesine başlamak önerilir. Eğer hamilelik planlamıyorsanız ve hamilelik belirtileri ortaya çıkarsa, gecikmeden günlük 400 mcg folik asit takviyesine başlanmalıdır.

Folik Asit Risk Grupları

Hamilelik öncesi ve sırasında folik asit kullanımı tüm kadınlara tavsiye edilir, ancak bazı risk grupları için kullanımı daha da önemlidir. Bu risk grupları şunları içerir:

• 18 yaşından küçük veya 35 yaşından büyük olmak
• Dörtten fazla doğum yapmış olmak
• Sosyo-ekonomik düzeyi düşük olmak
• Daha önce nöral tüp defektli bir bebek doğurmuş olmak
• Sigara ve alkol kullanmak

Bu risk gruplarındaki kadınlar için folik asit takviyesi, diğer kadınlara kıyasla daha fazla gereklidir. Özellikle sosyo-ekonomik faktörler, bilgi eksikliği ve yetersiz beslenme gibi nedenlerle bu grup daha yüksek bir risk altındadır.

Normalde 400 mcg olan günlük önerilen doz miktarı, bu risk grubundaki kadınlar için günlük olarak 4 miligrama kadar çıkabilir. 35 yaşın üzerindeki kadınların hamileliği planlarken iyi bir şekilde hazırlanmaları ve gebelik öncesinde mutlaka folik asit takviyesine başlamaları önemlidir. Bu, doğumsal anomalilerin riskini azaltmaya yardımcı olabilir.

Sonuç olarak, gebelik süreci boyunca folik asit kullanımı son derece önemlidir ve bu vitaminin eksikliği anne ve bebek sağlığını olumsuz etkileyebilir. Herhangi bir gebelik planı yapılıyorsa veya risk grubunda bir kadınsanız, folik asit takviyesini doktorunuzla görüşerek düzenlemelisiniz. Unutmayın ki sağlıklı bir anne ve bebek için beslenme ve vitamin alımına özen göstermek büyük bir önem taşır.