Kıl Kökü İltihabı Hakkında Bilgi | Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi

Cilt enfeksiyonları, yaşamın her aşamasında ortaya çıkabilen ve yaygın rahatsızlıklardır. Bazı enfeksiyon türleri kendiliğinden iyileşirken, diğerleri tıbbi müdahale gerektirebilir. Bakteriyel kökenli kıl kökü iltihapları, genellikle özel isimlerle anılır; halk arasında apse veya çıban olarak bilinir. Kıl kökü iltihaplarına ilişkin daha fazla bilgi için yazı boyunca devam edin.

Kıl Kökü İltihabı Nedir?

Kıl kökü iltihabı, bir veya daha fazla kıl kökünün enfekte olması durumunu tanımlayan folikülit olarak bilinir. Kıl köklerinin bulunduğu küçük boşluklar olan kıl kökü folikülleri, vücudun kıl bulunan tüm bölgelerinde gelişebilir. Genellikle uyluk, kalça, boyun ve koltuk altı gibi tahrişe açık bölgelerde ortaya çıkar. İlk belirtiler genellikle küçük kızarıklıklar şeklinde kendini gösterir.

Kıl kökü iltihabı, tek bir kıl kökünde izole olabileceği gibi, çevresindeki diğer kıl köklerini de etkileyerek yayılabilir. Bu enfeksiyonlar ani (akut) gelişirken, uzun süreli (kronik) koşullardan da kaynaklanabilir.

Kıl kökü iltihabı, oldukça sık görülen bir sağlık sorunudur. Obez bireyler, bu rahatsızlığa karşı daha fazla dikkat göstermelidir.

Kıl Kökü İltihabı Belirtileri Nelerdir?

Kıl köklerindeki iltihabi değişimler, cildin epidermis tabakasındaki boşlukların enfekte olmasıyla ortaya çıkar. Epidermis, kılların büyüdüğü katmandır ve kıl kökleri, dudak, avuç içi ve ayak tabanı gibi bölgeler dışında her yerde bulunur.

Kıl kökü iltihabının başlangıcında, enfekte olan kök bir cilt döküntüsü veya beyaz uçlu kabarıklık olarak kendini gösterir. Etkilenen bölgede kızarıklık ya da pembe bir renk değişikliği oluşabilir. Daha koyu tenli bireylerde, iltihap bölgesi çevresinde kırmızı veya mor tonlar görülebilir.

Tek bir kökte başlayan iltihap zamanla çevredeki kıl köklerine yayılabilir. Sivilce gibi görünse de, bu rahatsızlığın ayrı bir tedaviye ihtiyacı olabilir. Kıl kökü iltihabının çeşitli belirtileri şu şekilde özetlenebilir:

• Kabarıklıkta kaşınma veya hassasiyet
• İçi iltihap dolu yara oluşumu
• Kuru yara gelişimi
• Ciltte iltihap bulguları
• Etkin cilt bölgesinde ağrı

Kıl kökü iltihabı, tek bir folikül ya da birden fazla kıl kökünü etkileyebilir. Bu rahatsızlığın kronik olması durumunda, belirtiler daha da şiddetli hale gelebilir.

Kıl Kökü İltihabı Çeşitleri Nelerdir?

Folikülit, genel olarak yüzeyel ve derin folikülit olmak üzere iki temel kategoriye ayrılır. Yüzeyel tipte bazı foliküller enfekte olurken, derin tipte tüm folikül enfeksiyon altındadır ve genellikle daha ciddi bir seyir izler. En sık görülen kıl kökü iltihabı türleri şunlardır:

• Bakteriyel folikülit: Sık görülen bu tür, genellikle stafilokok bakterisi nedeniyle oluşur ve ciltte kaşıntılı, iltihaplı döküntülerle kendini gösterir.
• Jakuzi Döküntüsü (Pseudomonas Foliküliti): Jakuzi veya diğer ortak su alanlarından sonra meydana gelir ve enfeksiyon kaynağı pseudomonas bakterisidir.
• Tıraş Sonrası Kabarıklık (Sakalın Yalancı Foliküliti): Sert tıraş uygulamaları sonucu oluşabilir.
• Pityrosporum Foliküliti: Mantar enfeksiyonu sonrası meydana gelir ve genellikle sırt ile göğüs bölgesinde ortaya çıkar.
• Gram Negatif Folikülitler: Ağız ve burun çevresinde gelişir, genellikle gram negatif bakteriler neden olur.
• Eozinofolik Folikülitler: Bağışıklık sisteminin etkilendiği bireylerde tespit edilir.
• Fronkül ve Karbonkül: Stafilokok enfeksiyonunun derinleşmesiyle ağrılı yumrular oluşur; fronkül ilerlerse karbonkül denir.

Kıl Kökü İltihabı Neden Olur?

Kıl kökü iltihabı, genellikle çeşitli nedenlerden kaynaklanan kıl köklerinin enfeksiyonudur. Başlıca nedenler arasında stafilokok bakterileri, maya mantarları ve bazı virüsler bulunur. Ayrıca iltihaba yol açabilecek durumlar şunlardır:

• Ciltte tahriş oluşumu
• Folikül tıkanıklığı
• Steroid içerikli ürünlerin kullanımı
• Akne veya dermatit gibi dermatolojik problemler
• Bazı ilaçların kullanımı
• Tahriş edici kimyasallara maruz kalma
• Bağışıklık sistemini zayıflatan tedavi uygulamaları

Kıl Kökü İltihabı Nasıl Geçer?

Hafif ve orta düzeydeki kıl kökü iltihapları genellikle doğru hijyen ve uygun yara bakımı ile kendiliğinden iyileşebilir. Ancak ilerlemiş vakalarda ve fronkül ya da karbonkül gelişiminde, antibiyotik tedavisi gerekli olabilir. Yoğun irinli şişlik veya sert yumru gibi belirtiler varsa, cerrahi müdahale ve yara iyileşmesi düşünülmelidir.