
Şap Hastalığı Nedir ve Belirtileri Nelerdir?
Temelde inek, domuz, koyun, keçi ve geyik gibi çift toynaklı hayvanları etkileyen Şap (FMD), ciddi ve hızla yayılan bir viral hastalıktır. Kontrol altında tutulması en zor hayvan hastalıklarından biridir. Enfekte olan çoğu hayvan hayatta kalmasına rağmen, zayıf düşer ve enfeksiyondan önceki et ve süt seviyelerini üretemezler.
Bu hastalık, hayvanların ayaklarında ve ağızlarında ciddi yaralar oluşturur. Picornaviridae ailesine ait olan Aphtovirus türünden kaynaklanan Şap hastalığı son derece bulaşıcıdır. Hastalık, hayvanlarda büyük üretim kayıplarına ve ekonomik zararlara neden olur. Ayrıca, hızlı yayılan bir hastalık olması nedeniyle uluslararası ticaret ve hayvancılık için büyük bir tehdit oluşturur.
Şap Hastalığı Nedir?
Çiftlik hayvanlarında görülen ciddi ve son derece bulaşıcı bir viral hastalıktır. Hastalık sığır, domuz, koyun, keçi ve diğer çatal toynaklı geviş getiren hayvanları etkiler. Genelde yetişkin hayvanlarda ölümcüllüğünün nadir olduğu gözlemlenmiştir; ancak, genç hayvanlarda miyokardit gelişebilir. Ayrıca, anne hayvan hastalığa yakalandığında süt kaybı nedeniyle genellikle yüksek ölüm oranları görülebilir.
FMD; ateş, dil ve dudaklarda, ağız içinde, meme uçlarında ve toynakların arasında kabarcık benzeri yaralarla karakterizedir. Hastalık ciddi üretim kaybına neden olur ve etkilenen hayvanlar genellikle iyileşirken, güçsüz kalırlar. Tam da bu noktada “şap hastalığı nedir?” sorusu aklınıza gelebilir. Picornaviridae ailesinden bir organizma olan Aphthovirus’un neden olduğu bir hastalıktır. Dünya genelinde farklı ülkelerde endemik olan yedi varyant (A, O, C, SAT1, SAT2, SAT3 ve Asia1) bulunmaktadır. Her bir varyant, aşılanmış hayvanlar için spesifik bir aşı gerektirir.
Şap Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
FMD virüsünün 7 bilinen türü ve 60’tan fazla alt türü mevcuttur. Yani bir türe karşı oluşturulan bağışıklık, hayvanları diğer türlere ya da alt türlere karşı korumaz. Hastalığın ilk belirtileri genellikle enfeksiyondan 2 ila 14 gün sonra ortaya çıkar. Şap hastalığı belirtileri şu şekildedir:
- Ateş
- Kabarcıklar/Veziküller
- Dil ve dudaklarda, ağız içinde ve çevresinde, meme bezlerinde ve toynak çevresinde kabarcıklar gelişebilir. Bu kabarcıklar patlar ve içinde berrak ya da bulanık sıvı bulunur.
- Su toplama durumları patladığında, gevşek doku parçalarıyla çevrili, çiğ ve aşınmış alanlar bırakır.
- Aşırı tükürük
- Enfekte hayvanların tükürüğü yapışkan, köpüklü ve ipliksi hale gelebilir.
- İştah kaybı
- Ağızda meydana gelen ağrılı kabarcıklar, hayvanların daha az yemesine sebep olabilir.
- Topallık ve hareket etme veya ayakta durma isteksizliği
- Hayvanlarda kendiliğinden düşükler ve kısırlık gözlemlenebilir.
- Süt ineklerinin veriminde düşüş olabilir.
- Kalp hastalığı ve ölüm riskleri bulunmaktadır.
Bu belirtiler, özellikle yeni doğan hayvanlarda daha sık görülür.
Şap Hastalığı Çeşitleri Nelerdir?
Bu hastalık, özellikle çift toynaklı hayvanları etkileyen ve çeşitli serotiplerle tanımlanan bir hastalıktır. Serotipler, virüsün yüzey antijenlerindeki farklılıklara dayanarak adlandırılır. Her bir serotip, farklı coğrafi bölgelerde ve çeşitli hayvan popülasyonlarında etkili olabilir. Temel şap hastalığı çeşitleri ve serotiplerinin özellikleri şunlardır:
O Serotipi
Şap hastalığının en yaygın ve en geniş dağılım gösteren serotipidir. Dünya genelinde birçok bölgede görülmekte olup, salgınların ana nedeni olarak bilinmektedir. Bu serotip, yüksek virülans göstererek hızla yayılabilir. O serotipi salgınları, hayvanlarda yüksek morbiditeye neden olabilir; ancak mortalite genellikle düşüktür. Aşı geliştirme süreçlerinde sıkça hedef alınan serotiplerden biridir.
A Serotipi
Genellikle Asya ve Afrika bölgelerinde yaygın olarak görülmektedir. Oldukça değişken bir yapıya sahip olan serotipin çeşitli alt tipleri mevcuttur. A serotipi, virüsün genetik yapısındaki değişikliklere bağlı olarak farklı bölgelerde farklı varyantlar oluşturabilir. Bu durum, hastalığın kontrolünü karmaşık hale getirir. A serotipi salgınları, büyük ekonomik kayıplara yol açabilir ve etkili kontrol önlemleri gerektirir.
C Serotipi
Daha nadir görülen bir serotiptir ve geçmişte bazı bölgelerde salgınlara neden olmuştur. Ancak son yıllarda bu serotipin prevalansı azalmıştır. C serotipi ile ilgili tarihsel veriler, etkisinin önemli olduğuna işaret etmektedir. Buna rağmen, günümüzde bu serotipten kaynaklanan salgınlar oldukça nadirdir. Geçmişte özellikle Güney Amerika ve bazı Avrupa ülkelerinde ciddi salgınlar ortaya çıkarmıştır.
Asia 1 Serotipi
Özellikle Asya kıtasında yaygın olarak görülen bir serotiptir. 1950’lerde tanımlanmış olup, özellikle Güney ve Güneydoğu Asya’da önemli salgınlara sebep olmuştur. Asia 1 serotipi bölgedeki hayvan popülasyonları için büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Salgınlar genellikle ciddi ekonomik kayıplarla sonuçlanır ve bölgesel aşı kampanyaları, bu serotipin kontrolünde önemli bir rol oynamaktadır.
SAT Serotipleri (SAT 1, SAT 2, SAT 3)
SAT 1, SAT 2 ve SAT 3 serotipleri, Afrika’da yaygın olarak görülmektedir. SAT, “Southern African Territories” (Güney Afrika Bölgeleri) anlamına gelir. Bu serotipler, Afrika kıtasındaki çift toynaklı hayvanlar arasında endemik hale gelmiştir. SAT serotipleri bölgedeki büyük salgınlara yol açabilir ve yerel hayvan popülasyonları üzerinde ciddi etkiler yaratabilir. Her SAT serotipi, kendine özgü niteliklere ve yayılma potansiyeline sahiptir. Bu durum, kontrol ve aşılama stratejilerini karmaşık hale getirmektedir.
Şap Hastalığı Nasıl Teşhis Edilir?
Genellikle klinik belirtilere dayanarak teşhis konur. Ancak kesin diagnoz, laboratuvar testleri ile doğrulanır. Şap hastalığı teşhisi için kullanılan yöntemlerden bazıları şunlardır:
- Virüs İzolasyonu: Laboratuvar ortamında virüsün izole edilmesi.
- PCR Testleri: Virüsün genetik materyalini tespit eden testler.
- Serolojik Testler: Hayvanın kanında virüsle savaşmak üzere gelişen antikorları tespit eden testler.
- ELISA Testleri: Enzim bağlı immünosorbent testi ile virüsün varlığını belirleme.
Şap Hastalığı Nasıl Bulaşır?
Şap hastalığı bulaşıcılığı son derece yüksektir. En yaygın bulaşma yolu, enfekte hayvanlarla doğrudan temastır. Virüs, enfekte hayvanların vücut sıvıları, yaraları ve solunum salgıları aracılığıyla diğer hayvanlara geçebilir. Ayrıca, hava yoluyla da bulaşma mümkündür. Virüs, kısa mesafelerde hava yoluyla yayılabilir ve enfekte hayvanlardan çıkan aerosol damlacıkları ile diğer hayvanlara ulaşabilir.
Kontamine olmuş ekipman ve kıyafetler, şap hastalığının yayılmasında önemli bir faktör oynar. Enfekte hayvanlarla temas eden ekipmanlar, araçlar ve kıyafetler virüsü diğer hayvanlara taşıyabilir. Benzer şekilde, virüsle kontamine olmuş yem ve su kaynakları da hastalığın bulaşmasına neden olabilir. Enfekte hayvanların salgıları, su ve yem kaynaklarını kirletebilir. Ayrıca, insanlar da şap hastalığının yayılmasında rol oynayabilir. Enfekte hayvanlarla temas eden insanlar, virüsü kıyafetleri, elleri veya ekipmanları aracılığıyla diğer hayvanlara taşıyabilir. Bu nedenle, enfekte hayvanlarla çalışırken sıkı biyogüvenlik önlemlerine uyulması önerilir.
Şap Hastalığı Korunma Yöntemleri
Özellikle hijyen, her zaman olduğu gibi şap hastalığından korunma yolları arasında öncelikli bir yere sahiptir. Bu nedenle, hayvanlarla temastan sonra ellerinizi yıkamak alabileceğiniz ilk önlem olmalıdır. Ayrıca, giysiler, botlar, ekipmanlar veya araçlar üzerindeki kirli materyaller virüsü çiftlikten çiftliğe veya çiftlikteki farklı hayvan gruplarına taşıyabilir. Bu sebeple, çiftlik ziyaretlerinden sonra hijyene dikkat edilmeli ve kullanılan ekipmanlar temizlenmelidir. Eğer çiftlikte farklı hayvan grupları arasında hareket ediyorsanız, kendinizi, aracınızı ve taşıdığınız her şeyi iyi bir şekilde temizlemeniz gerekir. Ayrıca, hastalığın yayılmaması açısından birbirinden farklı çiftlikleri ziyaret etmekten kaçınmalısınız.
Eğer hayvanlarınız varsa, onları hastalık belirtileri açısından düzenli olarak kontrol edebilirsiniz. Özellikle farklı hayvan türlerini ayrı tutmaya özen gösterebilirsiniz. Mümkünse hayvanları çiftliğin bir bölümünden diğerine taşımaktan kaçınmalısınız. Ayrıca, koyunların her zaman hastalığın belirgin belirtilerini göstermediğini ve istemeden diğer hayvanları enfekte edebileceğinizi unutmamanız önemlidir.
Şap Hastalığı İnsana Bulaşır mı?
Genellikle hayvanları etkileyen bir hastalıktır ve insanlara bulaşma riski oldukça düşüktür. Ancak, nadiren de olsa insanlarda enfeksiyon görülebilir. İnsanlara bulaşması durumunda hafif grip benzeri semptomlar ve ağızda yaralar oluşabilir. Bu nedenle, enfekte hayvanlarla doğrudan temasın önlenmesi ve kişisel hijyen kurallarına uyulması büyük önem taşır.
Son güncellenme tarihi: 07 Ağustos 2024
Yayınlanma tarihi: 07 Ağustos 2024