Sağlıklı Beslenme

Akıllı Radyasyon Terapi Yöntemleri: Radyonüklid Tedavileri


Kanserin hızla yayılması, tıpta yeni ve etkili tedavi yöntemlerini gündeme getirmiştir. Bu yöntemlerden biri, “Radyonüklid Tedaviler”dir… Nükleer Tıp Bölümü’nde, hedefe yönelik radyasyonla işaretlenmiş radyoaktif maddeler kullanılarak prostat kanseri ve nöroendokrin tümör tanısı almış hastalar, en gelişmiş tedavi yöntemleri ile tedavi edilebilmektedir. Damar yoluyla hastaya verilen, tümör dokusunu hedefleyen radyasyon, vücuttaki tüm tümör hücrelerine ulaşarak onları yok eder. Bu tedavi, radyoterapi ile benzerlik gösterirken, tümörleri içten yok etme fırsatı sunar. Hedefe yönelik bir tedavi olarak, vücuttaki sağlıklı hücreler zarar görmez; böylelikle hastaların yaşam kalitesi bozulmadan, yaşam süreleri de uzamaktadır. Diğer sağlıklı doku ve organlara zarar vermeden sadece tümörleri hedef alan bu tedaviye “Akıllı radyasyon tedavileri” de denilebilir.

Anadolu Sağlık Merkezi Nükleer Tıp Uzmanı Doç. Dr. Kezban Berberoğlu, radyonüklid tedavilerle ilgili soruları yanıtladı…

Radyonüklid tedaviler nedir?

Radyonüklid tedavi, özetle radyasyon yayan maddelerle uygulanan bir tedavi olarak tanımlanabilir. Bu tedavi yöntemleri, prostat kanseri ve nöroendokrin tümörler gibi hastalıkların tedavisinde önemli bir fark yaratmaktadır. Hastalara, kemoterapi ve radyoterapiden bağımsız bir tedavi seçeneği sunar.

Nükleer Tıp Uzmanı Doç. Dr. Kezban Berberoğlu, FOX TV’de Çağla Şikel’in sunumuyla yayımlanan “Çağla İle Yeni Bir Gün” programına katıldı.

Nükleer Tıp Bölümü’nde hastalıkların tanısı için radyoaktif maddeler kullanılmaktadır. Bu maddeler arasında teknesyum 99 m ve flor-18 bulunmaktadır. Radyoaktif bileşenlere, organlara özel maddeler eklenir. Örneğin, kemik sintigrafisi yapmak için kemiğe özel bir ajan kullanıyoruz; ya da tümörü görüntülemek için glukoz gibi tümör hücresine giren maddeler eklenir. Daha önce genellikle F-18 ile işaretlenmiş FDG PET-CT ile çalışıyorduk. Ancak prostat kanserinde daha etkili görüntüleme için Galyum-68 ile işaretlenmiş madde kullanmak bugünün altın standardı haline gelmiştir. FDG PET/CT’nin yetersiz olduğu nöroendokrin tümörlerde de Dota maddesi ile Galyum-68 birleşimi güvenilir bir görüntüleme yöntemi sunar. Bu yöntemler, kliniğimizde rutin olarak hasta tedavisinde önemli katkılar sağlamaktadır.

Hastalıkları uygun radyoaktif maddeler ile görüntülemek önemlidir. Görüntülenen hastalığı tedavi edici radyasyonla işaretleyerek şemalı tedavi uygulayabiliriz. Bu görüntüleme ajanlarına “teranostik” denir. Bu, tıpta önemli bir dönüm noktasıdır; prostat kanseri veya nöroendokrin tümörlerde uygun ajanlarla yapılan PET/CT çalışmaları ile hastalığın tanısı, evrelemesi ve tedavi yanıtı takibi mümkündür. Teranostik ajanlar, tedavi edilebilirliğini belirlemek açısından da önemlidir. Tedavi uygulanacak hastada görüntüleme yaparak tedavinin yararlı olup olmayacağı önceden belirlenebilir. Eğer Galyum-68 PET-CT tetkikinde lezyonlar görünüyorsa, kanser hücrelerini ayırt edebiliyorsak, radyonüklid tedavilerin faydalı olacağını anlayabiliyoruz.

Tedavi için elinizde hangi ajanlar var?

Tedavi için iki radyoaktif madde mevcuttur: Lutesyum-177 ve Aktinyum-225. Her ikisi de kanser tedavisinde kullanılabilir. Aktinyum-225, tümöre saf alfa enerjisi sağlarken; Lutesyum, beta enerjisi ile tümör hücresine girer. Her iki madde de tümör hücresinin DNA’sında hasar yaratarak hücre ölümlerine neden olur. Bu tedavi, “içeriden radyoterapi” olarak da adlandırılabilir. En önemli avantajı ise yalnızca tümöre gitmesi ve çevresindeki doku ve organlara minimum zarar vermesidir. Radyonüklid tedaviler, akıllı ve hedefe yönelik yöntemlerdir. Bu tedaviler sonrası hastalar genellikle aynı gün veya ertesi gün taburcu olurlar ve çevrelerine anlamlı bir radyasyon yaymazlar.

Hedefe yönelik akıllı tedaviler demek, evet.

Kesinlikle. “Hedefe yönelik radyonüklid tedavi” diyebiliriz; aynı zamanda “akıllı radyasyon tedavileri” olarak da anılabilir.

Ne zaman bu tedavilere başvuruluyor?

Radyonüklid tedaviler, genellikle radyoterapi ve kemoterapinin yeterli olmadığı durumlarda tercih edilir. Çoğu zaman bu tedaviler, birbiriyle tamamlayıcıdır. Multidisipliner bir ekip tarafından tedavi uygulama zamanının belirlenmesi önemlidir. Yani “son çare tedavi” demek doğru değildir. Uygun zamanda uygulanan tedavilerin başarı oranı daha yüksektir; bu nedenle tüm ekip üyelerinin aynı bilinçle hareket etmesi önemlidir.

Radyonüklid tedaviler ne kadar yaygın?

Tedavilerin başarısına dair yapılan yayınlar arttıkça, kullanımları da yaygınlaşmaktadır. Tecrübeli, multidisipliner ekiplerin olduğu yerlerde başarı oranı daha yüksektir. Hastaya özel planlama ve uygun takip, tedavi başarı yüzdesini artırmaktadır.

Hangi hastalara uygulanıyor bu tedaviler?

Bu tedaviler, hormone dirençli metastatik prostat kanseri ve nöroendokrin tümör tanısı olan hastalarda uygulanmaktadır. Örneğin, metastatik prostat kanseri olan ve tedaviye yanıt vermeyen hastaların tedaviye yanıt verdiklerini, ağrılarının azaldığını gözlemliyoruz. Yan etki ortaya çıkmadığı için hastalar, özellikle yaşlı bireyler için önemli bir rahatlama yaşar. Tedavi sonrası aktif hayatlarına dönmeleri, bizi mutlu eden bir gelişmedir; örneğin, birinci kürüne tekerlekli sandalye ile gelen hasta, ikinci kürüne yürüyerek girmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir