
Zona (Gece Yanığı) Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Tıbbi terimle herpes zoster olarak bilinen zona, su çiçeğine neden olan Varicella-Zoster virüsünün (VZV) yıllar sonra yeniden etkinleşmesi sonucu ortaya çıkan, sinirleri etkileyen ve ağrılı döküntülerle kendini gösteren bir enfeksiyon hastalığıdır. Genellikle bağışıklık sistemi zayıfladığında veya yaşlanmaya bağlı olarak vücut direnci düştüğünde görülür. Ciltte yanıcı, batıcı bir his ve su dolu kabarcıklarla karakterizedir. Zona hastalığına yol açan Varicella-Zoster virüsü, suçiçeği geçiren bireylerin sinir sisteminde yıllarca uyku halinde bulunabilir. Virüs, bağışıklık sistemi zayıfladığında tekrar aktif hale gelerek sinir boyunca yayılan ağrılı döküntülerle kendini gösterir. Suçiçeği geçiren herkes ilerleyen yaşlarla birlikte zona riski taşır; ancak bağışıklık sistemi güçlü olan bireylerde virüs ömür boyu aktif hale gelmeyebilir.
Zona Hastalığı (Gece Yanığı) Nedir?
Varicella-Zoster virüsünün (VZV) yeniden aktif hale gelmesiyle gelişen zona hastalığı, genellikle tek taraflı cilt döküntüleri ve şiddetli sinir ağrıları ile karakterizedir. Bu hastalık, daha önce suçiçeği geçiren bireylerde ortaya çıkar. Zira su çiçeğine neden olan virüs, hastalık iyileştikten sonra sinir hücrelerinde uyku halinde kalır. Bağışıklık sistemi zayıfladığında yeniden etkinleşir. Zona, çoğunlukla vücudun bir tarafında, sinir yolları boyunca meydana gelen kırmızı döküntüler ve su dolu kabarcıklarla kendini gösterir. Hastalığın en belirgin özelliği, döküntülerin yalnızca bir bölgede ve tek taraflı olarak ortaya çıkmasıdır. Bu döküntüler en sık göğüs, sırt, yüz, ense, omuz, karın ve kalça bölgelerinde görülür.
Zona hastalığı sırasında hissedilen ağrı genellikle yanıcı, batıcı ve keskin bir sinir ağrısı şeklindedir. Hastalık sona erse bile bazı kişilerde postherpetik nevralji adı verilen, sinir hasarına bağlı olarak aylarca veya yıllarca sürebilen kronik ağrılar ortaya çıkabilir.
Zona Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Belirtiler genellikle hafif ağrı ve cilt hassasiyeti ile başlar, ardından döküntüler ve su dolu kabarcıklar gelişir. Hastalığın erken döneminde hastalar genellikle yanma, batma, kaşıntı, karıncalanma ve keskin ağrı hissi yaşamaktadır. İlk evrede karıncalanma ve kaşıntı hissi ortaya çıkar; ardından kırmızı döküntüler belirir. Bu döküntüler su dolu kabarcıklara dönüşür. Kabarcıklar patlayarak kabuk bağlar ve zamanla iyileşir. Döküntüler tamamen iyileşse bile bazı hastalarda sinir hasarı kalabilir ve ağrılar uzun süre devam edebilir. Postherpetik nevralji, zona sonrasında görülebilen şiddetli ve kronik sinir ağrısıdır. Sinir uçlarının hasarından dolayı hastalar yanıcı, keskin veya elektrik çarpması tarzında ağrılar hissedebilir. Bu ağrılar aylarca, hatta yıllarca sürebilir ve özellikle yaşlı bireylerde daha yaygın olarak görülür. Bu belirtiler genellikle vücudun tek bir tarafında, sinir hattı boyunca lokalizedir. Birkaç gün içinde ciltte kırmızı döküntüler oluşur ve zamanla içi sıvı dolu kabarcıklara dönüşür. Kabarcıklar patlayarak kabuk bağlar ve genellikle 7-10 gün içinde iyileşmeye başlar. Zona hastalığının belirtileri şunlardır:
- Ciltte yanma, batma, karıncalanma veya kaşıntı hissi
- Hastalığın başlangıcında hafif ateş, halsizlik ve baş ağrısı
- Vücudun tek tarafında, sinir hattı boyunca ağrılı döküntüler
- Döküntülerin içinin sıvı dolu kabarcıklara dönüşmesi
- Kabarcıkların zamanla patlayıp kabuk bağlaması
- Dokunmaya karşı duyarlılık ve aşırı hassasiyet
- Şiddetli ağrı, özellikle kabarcıkların bulunduğu bölgede sinir ağrısı
- Bazı durumlarda göz çevresinde döküntüler (göz zonası) ve görme sorunları
Zona Hastalığı Neden Olur?
Zona, Varicella-Zoster virüsünün (VZV) yeniden etkinleşmesi sonucu ortaya çıkar. Bu virüs, suçiçeği geçiren kişilerin sinir köklerinde yıllarca uykuda kalabilir. Bağışıklık sistemi zayıfladığında yeniden ortaya çıkabilir. Genellikle yaşın ilerlemesi, stres, bağışıklık sisteminin zayıflaması, kronik hastalıklar ve bazı ilaçlar zona riskini artırır. 50 yaş üzerindeki bireylerde daha yaygın görülmektedir; çünkü yaşla birlikte bağışıklık sistemi zayıflar. Kanser, HIV/AIDS, organ nakli sonrasında kullanılan bağışıklık baskılayıcı ilaçlar ve uzun süreli kortikosteroid kullanımı da zona riskini artıran etkenler arasındadır. Yoğun stres ve travmalar, bağışıklık sistemini baskılayarak virüsün aktif hale gelmesine neden olabilir. Ayrıca aşırı fiziksel yorgunluk ve uykusuzluk, bağışıklık sisteminin direncini düşürerek zonanın tetiklenmesine yol açabilir.
Zona Hastalığı Tanısı ve Uygulanan Testler
Hastanın şikayetleri, döküntülerin şekli ve sinir hattı boyunca lokalizasyonu, doktorun hastalığı teşhis etmesine yardımcı olur. Erken dönemde oluşmadan önce başlayan ağrı ve yanma hissi, zona için karakteristik bir belirtidir. Kesin tanı gerektiğinde laboratuvar testleri uygulanabilir. Tanıda kullanılan testler şunlardır:
- Tzanck Testi: Döküntülerden alınan hücre örnekleri mikroskop altında incelenir.
- Polimeraz Zincir Reaksiyonu (PCR) Testi: Virüsün genetik materyalini tespit ederek tanıyı doğrular.
- Kültür Testi: Kabarcıklardan alınan sıvı örneği laboratuvar ortamında incelenerek Varicella-Zoster virüsü aranır.
- Kan Testleri: Bağışıklık durumu değerlendirerek enfeksiyonun aktif olup olmadığı belirlenir.
Zona Hastalığının Tedavisi
Tedavi sürecinin temel amacı, semptomları hafifletmek, iyileşme sürecini hızlandırmak ve komplikasyonları önlemektir. Hastalığın erken döneminde tedaviye başlanması, komplikasyon riski ve iyileşme sürecini kısaltır. Ciltteki kabarcıkların temiz ve kuru tutulması enfeksiyon riskini azaltır. Bağışıklık sistemini güçlendirmek adına sağlıklı beslenme ve yeterli dinlenme önemlidir. Ağrıyı hafifletmek için sıcak veya soğuk kompres uygulanabilir. Cilt tahrişini önlemek için bol ve pamuklu giysiler tercih edilmelidir. Bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olan stres ve aşırı yorgunluktan kaçınılmalıdır.
Son güncellenme tarihi: 03 Nisan 2025
Yayınlanma tarihi: 12 Nisan 2021