
Sanal anjiyo her hastaya uygulanabilir mi?
Tıbbi teknolojinin ilerlemesi, görüntüleme tekniklerine yansıyarak kalp ve damar hastalıklarında erken teşhis olanağı sunmaktadır. Ancak son yıllarda sıkça gündeme gelen “Sanal Anjiyo” (Koroner Bilgisayarlı Tomografi (BT) Anjiyo) hakkında birçok yanlış bilgi bulunmaktadır.
Sanal anjiyo nedir?
Kol toplardamarına belirli miktarda kontrast madde verilirken; bilgisayarlı tomografi (BT) ile kalpten alınan ince kesit görüntülerin dijital ortamda izlenmesiyle koroner damarların değerlendirilmesidir.
Sanal anjiyo nasıl yapılır?
İşlem, koldan serum takar gibi yapılarak, koldan toplardamara girilmesi ile gerçekleştirilir.
Sanal anjiyo ile normal anjiyo arasındaki fark nedir?
Kontrast madde toplardamardan verilir. Normal anjiyodan farkı bu olup, bilgisayarda kesit kesit görüntüler alınır. Alınan bu kesitler bilgisayar ortamında üç boyutlu olarak görüntülenir. Önemli olan, kanın kalp damarlarından geçerken görüntüsünün yakalanmasıdır. Tam kalp görüntüsü oluşturmak için, tek bir kalp atışında kaydedilen görüntüler birleştirilmelidir.
Sanal anjiyo ne kadar zamanda tamamlanır?
Sanal anjiyo süreci oldukça kısadır; görüntüler 1 saniyenin altında alınır. Asıl önemli olan hastanın hazırlık sürecidir. İşlem için kalp atışlarının 70-75/dk civarında olması gerekir. Eğer kalp hızı bu seviyedeyse çekim hemen tamamlanabilir. Kalp hızı 75/dk üzerinde olan hastalara kalp yavaşlatıcı ilaçlar verilerek bu süreye düşürülmesi gerekir, bu da bazen zaman alabilir.
Sanal anjiyonun yan etkileri nelerdir, zararlı mıdır?
Sanal anjiyonun en büyük avantajı, klasik anjiyoya gerek kalmamasıdır. Ancak hasta bir miktar radyasyon alır ve uygulanan opak madde böbrekte yük oluşturabilir. Bu nedenle sanal anjiyo sık sık tekrarlanamaz. Uygun hastalara ve uygun zamanlarda yapılması gerekir.
Sanal anjiyo sonucu problemli çıkma ihtimali olanlar kimlerdir?
Uzun süreli diyabet hastaları, hipertansiyonu olan ve yüksek kolesterol düzeyi bulunan kişilerin, özellikle 50 yaş üstündeki bireylerin sonuçlarının problemli çıkma ihtimali yüksektir. Daha önce koroner arter hastalığı olan kişilerde bu ihtimal daha da artmaktadır.
Sanal anjiyo düzenli (rutin olarak) yapılabilir mi?
Herkesin sanal anjiyo yaptırması gerektiği ya da iş insanlarının düzenli sanal anjiyo yaptırdığına dair yanlış bilgiler bulunmaktadır.
Sanal anjiyo, kalp riski belirlemek için bir yöntem değildir. Eğer efor testi temiz çıkıyorsa ve göğüs ağrısı gibi bir şikayet yoksa sanal anjiyo uygulamak anlamlı değildir. Yine de efor testi olumsuzsa ancak hasta olma olasılığı düşükse sanal anjiyo düşünülebilir. Negatif efor testi ve anlamlı bir şikayet yoksa sanal anjiyo yapılmasının bir faydası yoktur. Bazı iş insanları yıllık sanal anjiyo istemekte; ancak bu doğru bir yaklaşım değildir.
Sanal anjiyo kimlere uygulanamaz?
- Böbrek fonksiyon bozukluğu olanlar,
- İyot alerjisi bulunan kişilere sanal anjiyo uygulanamaz.
Sanal anjiyo sık kullanılan bir yöntem midir?
Sanal anjiyo, Anadolu Sağlık Merkezi’nde uygun hastalar için sıkça kullanılan bir inceleme yöntemidir. Bu tetkik sadece koroner anjiyografi için değil, vücudun tüm damar yapılarını değerlendirmek için de kullanılmaktadır.
Sanal anjiyonun en iyi sonuç verdiği alanlar nelerdir?
Sanal anjiyo, yapısal kalp ve damar bozukluklarının değerlendirilmesinde en iyi sonuçları vermektedir. Ayrıca by-pass uygulanmış hastaların eklenen damarlarının değerlendirilmesinde de mükemmel sonuçlar alınmaktadır. Koroner arter hastalığının ekartasyonu için de oldukça başarılıdır; ancak bazen koroner arter darlıkları olduğundan daha ciddi değerlendirilebilir.
İki sanal anjiyo arasında ne kadar süre geçmelidir?
Bunun için kesin bir zaman vermek uygun değildir; ama hastanın sanal anjiyosunun tekrarı için ciddi bir neden olması gereklidir. Bu tetkikin check-up amacıyla kullanılması önerilmez.
Sanal anjiyo çocuklara uygulanabilir mi?
Genellikle çocuklarda yapısal kalp ve damar bozukluklarında uygulanmakta ve bazen klasik anjiyodan daha iyi sonuçlar verebilmektedir.
Sanal anjiyo ile ilgili yanlış bilinenler nelerdir?
Sanal anjiyo bir tarama testi değildir. En uygun kullanım alanı, koroner arter hastalığı riski düşük olan hastalarda bu hastalığın olmadığını göstermek içindir.
Sonuçların doğruluk oranlarıyla ilgili bilgi verir misiniz?
Sanal anjiyonun en güçlü yanı, koroner arter hastalığının bulunmadığını gösterme konusundaki yüksek başarısıdır. Hastalık mevcut olduğunda ise bu oran %80-90 arasında doğru teşhis yapabilmektedir. Yapısal kalp ve damar hastalıkları ile by-pass sonrası eklenen damar açıklıklarının değerlendirilmesinde ise doğruluk oranları %100’e yakındır.
Son güncellenme tarihi: 16 Mayıs 2025
Yayınlanma tarihi: 15 Mart 2016