Sağlıklı Beslenme

Migrene Karşı Aşı Olun! | Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi

Son üç yıldır dünya genelinde uygulanan migren aşısı, geçtığımız yıl ülkemizde de kullanılmaya başladı.

Migren aşısı, yalnızca migrene yönelik bir yöntem sunarak, bu rahatsızlığa sahip hastaların ataklarını önlemekte yeşil ışık yakıyor. Peki, güncel tedavilere göre ne gibi yenilikler getiriyor? Cevaplar bu yazımızda bulunuyor…

Migren, dayanılması güç ağrılarından biri olup, hastaların günlük yaşamlarını olumsuz etkilemektedir. Günümüz tıbbında mevcut ilaç tedavileri migren ataklarını yönetmek için kullanılsa da, migren rahatsızlığından tamamen kurtulmanın bir yolu henüz keşfedilmemiştir. Son yıllarda tanıtılan migren aşısı, tıbbi alanda yeni bir tedavi yöntemi olarak önemli bir rol oynamaya aday. Anadolu Sağlık Merkezi Nöroloji Bölümü Direktörü Prof. Dr. Yaşar Kütükçü’ye göre, bu tedavi seçeneğine “migren aşısı” demek yanıltıcı olabilir. Çünkü aşılar gibi hastalığı kökten önleme özellikleri yoktur. Prof. Dr. Kütükçü, bu enjeksiyon uygulaması hakkında en çok merak edilen noktaları yazımızda ele alıyor…

SADECE MİGREN TEDAVİSİNE ÖZEL

Son üç yıldır migren tedavisinde devrim yaratan, Galcanezumab ve Erenumab etken maddelerine sahip aşılar, ülkemizde Sağlık Bakanlığı onayı ile kullanılmaya başlandı. Bu aşıların en dikkat çekici yanı, yalnızca migren için geliştirilmiş olmalarıdır. Şimdiye kadar kullanılan ilaçlar (antiepileptikler, beta blokörler, vb.) migrene özgü olmamakla birlikte, aşılar, migren tedavisinin ilk özel yöntemi olarak tıbbi literatüre girmiştir.

NASIL UYGULANIYOR?

Kolay uygulanabilir bir yapıya sahip migren aşısı, özel enjektörler aracılığıyla ayda bir kez cilt altına enjeksiyon şeklinde yapılmaktadır. Hatta hastalar, bu enjeksiyonu kendileri bile uygulayabilir. Ancak, alerjik reaksiyon riski (çok düşük olsa da) nedeniyle ilk enjeksiyonların hastane ortamında ve doktor gözetiminde yapılması önerilmektedir.

Enjeksiyon sırasında kullanılan monoklonal antikorlar, migren ağrılarında önemli rol oynayan CGRP (kalsitonin gen ilişkili peptid) adlı nöropeptidi etkisiz hale getirerek migren atağını önleyebilir. Basit bir dille, migren aşısı, migren ağrısını tetikleyen maddeleri engelleyerek ağrının gelişmesini önler.

HER HASTADA ETKİLİ Mİ?

Migren aşısı, hastaların %60-80’inde aylık baş ağrılı gün sayısını azaltma konusunda başarılı olmaktadır. Ancak, migreni tamamen ortadan kaldıran bir yöntem olduğuna dair bir iddia bulunmamaktadır. Uygulama süreci, ortalama 9-12 ay boyunca ayda bir kez deri altına enjeksiyon yapılmasını öneriyor. Klinik çalışmalar, uygulamadan kısa bir süre sonra ağrıların yeniden ortaya çıktığını göstermekle birlikte, bu, uzun yıllar boyunca ayda bir enjeksiyon gerektirebileceği anlamına geliyor.

Migren aşısı, tüm migren türlerinde kullanılabilir; hem aurasız hem auralı migren, kronik migren, aşırı ilaç kullanımı sonucu baş ağrı ve küme baş ağrısıyla mücadelede başarılı bir alternatif olarak değerlendirilmektedir. Ancak, maliyeti yüksek olduğundan hasta seçimleri kritik bir öneme sahiptir. Özellikle önceki tedavilere (ilaç tedavisi, botulinum toksin tedavisi gibi) yanıt alamayan ve ayda 4-5’ten fazla ağrı atağı geçiren hastalar için daha uygun bir seçenektir.

YAN ETKİLERİ VAR MI?

Bugüne dek migren aşısı tedavisinde ciddi ya da tehlikeli bir yan etki bildirilmemiştir. Olası yan etkiler arasında iğne yerinde kızarıklık, kaşıntı, enfeksiyon ve genellikle hafif alerjik reaksiyonlar bulunmaktadır. İlaçların güvenlik ve tolere edilebilirlik özellikleri ise benzer düzeydedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir