Gıdalar

Tarçın Tüketmenin Faydaları: Sağlıklı Bir Yaşam İçin İpuçları

Uğruna savaşların yapıldığı, para birimi olarak bile işlev gördüğü, pek çok derde deva olan tarçın, günümüzde daha çok tatlılara lezzet katıyor. Ancak o, aslında geçmişten günümüze uzanan bir değer. Çünkü o bir saltanat baharatıdır…

Et yemeklerine, pilavlara, tatlılara ve en güzel kahve ve çaylara dahil olan tarçın, dünyanın en çok tercih edilen baharatlarından biridir. Bitki olarak çoğumuzun pek tanıdığı söylenemez ama herkes kurutulmuş çubuk ve toz formuna aşinadır. Botanik adı, “güzel kokulu baharat bitkisi” anlamına gelen İbranice ve Arapça “amomon” kelimesinden gelen tarçın, Türkçeye Farsça’daki “darçıni” (Dar-ı Çin yani Çin ağacı) teriminden geçmiştir. Tarçın, bazı Cinnamomum türlerinin kurutulmuş kabuğuna verilen addır. İki ana türü olan Çin Tarçını (Cortex Cinnamomi cassiae) ve Seylan Tarçını (Cortex Cinnamomi zeylanici) bulunmaktadır. Keskin aromasıyla farklı hayaller uyandıran tarçının hikayesi ve faydaları nelerdir, tarçın tutkunları için gelsin…

Tarçınlı mumya

İnsanlığın binlerce yıldır kullandığı tarçının kökenleri Seylan, yani Sri Lanka’ya dayanmaktadır.

İlk olarak M.Ö. 2800’lü yıllarda Çin yazıtlarında yer alan tarçın, Mısır’da mumyalama işlemlerinde de kullanılmıştır. Eski Ahit’te tarçının vaftiz törenlerinde yer aldığı belirtilmektedir. Arap tüccarlar tarafından Avrupa’ya getirilen tarçın, burada da Orta Doğu’daki kadar popüler olmuştur. Bulunması ve taşınması zahmetli olduğundan oldukça değerli ve pahalı bir baharat olmuştur.

Orta Çağ’da hekimler, tarçını öksürük, ses kısıklığı ve boğaz ağrısı için tavsiye ediyorlardı. Yani bu baharat aynı zamanda bir şifa kaynağıdır…

Seylan el değiştirdikçe tarçının kaderi de değişti

1518’de Portekiz, tarçını Seylan’da keşfetti. 1600’lerde Hollanda, Seylan’ı Portekiz’den alarak yaklaşık 150 yıl boyunca tarçın üretimi üzerinde tekelleşmişti. Fransa, Devrim Savaşları sırasında Hollanda’yı yenince Seylan onların sömürgesi oldu; ancak 1795’te yenilince Seylan’ı İngiltere’ye bırakmak zorunda kaldı. 1833’e gelindiğinde, tarçının başka ülkelerde de kolayca yetiştirilebileceği anlaşıldı. Böyle olunca tarçın tekeli çökmüş ve baharat eski değerini yitirmiştir.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR  Güzelliğinizi Artırmak İçin Biraz Daha Biotin

Tarçın bir baharattan fazlası mı?

Geçmişte, tarçının tıbbi özellikleri hakkında yapılan yorumlar doğru muydu? Yüksek dozda tarçın tüketimi tip 2 diyabeti önleyebilir mi?

Bir araştırma deneyinde, pre-diyabet olan bireyler iki gruba ayrılarak 12 hafta boyunca tarçın ve plasebo verildi. Deney öncesinde gruplar arasında açlık kan şekeri seviyeleri benzerken, 12 hafta sonunda plasebo grubunun kan şekeri seviyelerinin daha yüksek olduğu görüldü.

Tarçın takviyesi, diyabete ilerlemeyi yavaşlatabilir veya önleyebilir. Pre-diyabetli bazı kişiler, tarçın takviyesi ile normal kan şekeri seviyelerine ulaşabilir. Ancak diğer faktörlerin de göz önünde bulundurulması gerektiği unutulmamalıdır.

Tarçın, kan şekerini düşürmenin yanı sıra metabolizmayı düzenleyerek kötü kolesterolü de azaltmaya yardımcı olmaktadır. Zayıflamak isteyenler için büyük bir destek sunan tarçın, kan şekeri düzeyini sabit tutarak vücudun yağ depolamasını engellemeye de yardımcı olur.

Tarçın yağının bakteri ve mikrop önleyici özellikleri sayesinde, gıda sektöründe raf ömrünü uzatmak ve bakteri oluşumunu engellemek için kullanıldığını belirtmekte fayda vardır.

Beynin motor fonksiyonlarını geliştirdiği gibi nöronları da koruyan bu lezzetli baharat, yaşa bağlı unutkanlığa karşı bir savaş açmıştır.

Antienflamatuar özelliği sayesinde kanser önleyici etkiler şayet vardır. Ancak her şeyde olduğu gibi, tarçın tüketiminin de aşırıya kaçmamak gerekmektedir. Bu durum ani şeker ve tansiyon düşmelerine sebep olabilir. Hamilelerin de, rahim kaynaklı sorun yaşamamak için tarçını dikkatli bir şekilde tüketmeleri önerilmektedir.

Vitamin Rehberi

Sağlıklı beslenme ve vitamin rehberi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir